2. Sınıf Gezi Stajı_ARCH290_2013

                                       VENEDİK

İtalya'da, Adriyatik Denizi'nin kuzeybatı ucunda, tarihsel ve kültürel zenginlikleriyle ünlü bir kenttir. Açık denizden küçük adacıklarla ayrılan Venedik Lagünü korunaklı ve doğal bir liman oluşturur. Tam 118 adacık üzerine kurulu şehirde 170 tane kanal ve 400 tane köprü bulunuyor. Ayrıca hiçbir motorlu kara taşıtı bulunmuyor. Kent içi ulaşım motorlu taşıtlar yerine, kanalların üzerinde işleyen gondollar ve teknelerle sağlanır. Karaya 4 km uzunluğunda kara ve demiryolu körüsüyle bağlanır. Kente trenle gelen yolcuları, istasyon binasınıdan sonra, sarayları ve gondollarla olağanüstü güzellikte bir görünüm oluşturan Büyük Kanal karşılar. 

Kent içinden ters s çizerek geçen Büyük Kanal kent kanallarının en büyüğüdür. Venedik’in 3 büyük yapılı çevre unsuru vardır; bunlar Büyük kanal(doğal ama yapılı çevreyle sınırlandırılmış), büyük havuz (Büyük bir tershane ve ortaçağın en büyük sanayi tesisi. Burada donanma yapıp başka ülkelere satıyorlardı.) ve San Marco meydanıdır (Piazza San Marco). ortaçağ kentlerinde genelde belediye meydanı katedral meydanı ve Pazar meydanı gibi 3 büyük meydanı olmasına rağmen Venedik’te tek bir büyük meydan vardır.üçü birleşmiş halde. “Piazza”, İtalyanca’da meydan demek. Ama Venedik’te San Marco dışında tüm meydan, ya da meydancıklara “Campo” deniyor çok küçük oldukları için.Her ada bir mahalle ve her birinde bu küçük meydancıklardan bulunuyor. Ayrıca her adada bir zannat loncası gelişmiş. Bunlardan biri murano ve cam eşyalarıyla ünlü ve venediğin her tarafında bu cam eşyalardan satılıyor.cam ortaçağın en geç gelişmiş ve en çok gelişmiş teknolojiye ihtiyaç duyan sanayisiydi. O dönemde akdenizin cam sanayiini venedik elinde tutuyordu.

   Büyük Kanal

Grand kanal Venedik’in ana cadddesidir ve  Venedik’in omurgasını oluşturmaktadır.Ters S harfi şeklindeki Kanal şehrinbatısındaki şehre ulaşım noktalarından başlar ve doğusuna doğru kıvrım yaparak ilerler ve St. Marco Meydanı önlerinde sonlanır

San Marco Meydanı

 Şehrin binalarından Dükler Sarayı ve Sansoviane Kütüphanesinin her iki yandan sınırladığı Meydanın en görkemli yapısı beş kubbeli San Marco Bazilikası'dır. Üç yanı arkadlı yapılarla çevrili olan San Marco sıra sıra dükkânları, kafeleri, müzik topluluklan ve güvercinleriyle kentin merkezidir. Meydanın doğu ucunda 98 metre yüksekliğindeki ünlü çan kulesi yer alır.

St.Marco Kilisesi

 Yapı plan olarak Bizans Mimarisinde bir dönem sıkça uygulanan Yunan Haçı (+) planındadır. Dört eşit kolun her biri bir koridor ve kolların kesişiminde oluşmuş bir orta açıklık planın esasını oluşturur.  St Marco Kilisesi Bizans Mimarisine göre planlanmış olmasına rağmen her dönemde getirilen bir çok parça ile Gotik, İslam ve Rönesans Üsluplarının özelliklerini de taşır.

Hristiyan ittifakıyla İstanbul üzerine gelen Venedikliler, İstanbul’u günler boyunca yağmalar ve bunun neticesinde İstanbul’un en önemli zenginlikleri Venedik’e getirilir. Bugün San Marco Bazilikası’nı süsleyen atlar ve kilisenin dış süslemeleri için kullanılan mermerler, işte bu Haçlı Seferi neticesinde Venedik’e taşınan zenginliklerden bir kısmını oluşturur. 

Dükler Sarayı
       Pembe Verona Mermeri ve beyaz Istra taşından Gotik üslüpta yapılmıştır. Venedik dukalarının ikametgahı ve yönetim merkezi olan yapının bir bölümü hapishane olarak da kullanılmış

 Sansovino Kütüphanesi
       Kütüphane binası St.Marco Meydanı’nın batı tarafı boyuncadır. Bu gösterişli bina Mimar Palladio’nun eseri olup oldukça zengin nadir eserlerin bulunduğu bir kütüphanedir. 

Venedik’in evleri genellikle pastel renklidir ve denizde kalan kısımlarında tuğlalar dikkat çeker. Venedik'teki binalar, birbirine çok yakın bir şekilde bir araya getirilen ahşap kazıklar üzerine inşa edilmiştir. Evler orijinalliğinin korunması açısından eskiliği muhafaza edilerek restore edilmiş. çoğu özel mülkiyet olduğu için ziyarete açık değil. Büyük mimari yapılar üzerinde ya da birkaç önemli meydanda mutlaka heykeller de bulunur. Şehrin sembolü olan San Marco’nun kanatlı aslanı Venedik’te birçok noktada bulunmaktadır.Kentin mimari olarak da görüntüsü son 600 yılda hiç değişmemiş.

Tarihi

Venedik Cumhuriyeti bir zamanlar İtalya'nın ve Avrupa'nın en güçlü devletlerinden biriydi. Başlangıçta küçük bir balıkçı köyü olarak kuruldu. MS 5. yüzyılda barbar saldırılarından kaçanlar Venedik Lagünü'ne sığınırdı. Venedik bölgedeki küçük ve dağınık yerleşim birimlerinin zamanla büyüyüp birleşmesinden doğdu. 697'de ilk kent yöneticisi seçildi. 9.
yüzyılda Venedikliler malvarlıklarını ve sermayelerini istilacı barbarlardan korumak amacıyla kentin bugün yer aldığı kanallarla çevrili bölümünde yeni bir yerleşim alanı kurmak istediler. Yeni yapıları sağlam bir temel üzerine oturtmak düşüncesiyle sulak ve bataklık kesimlere tonlarca taş ve kütük yığdılar. Venedik kenti bugün hâlâ o zamandan kalma temeller üzerinde durmaktadır. Kent konum avantaji nedeniyle kısa zamanda büyümüş ve zenginleşti İtalya'nın ve dünyanın en güçlü ve varlıklı ticaret merkezi durumuna geldi. Önceleri halkın katılımıyla yürütülen kent yönetimi sonradan ticaret yoluyla zenginleşen güçlü ve soylu ailelerin eline geçti. Venediklilerin Altın Çağı boyunca güç, 300 adet ailenin liderliğindeki üyelerden oluşan Büyük Konseyin elindedir. Yasama, yürütme ve yargı yetkilerini elinde bulunduran Onlar Meclisine on adet üye seçilerek iş başına gelir.Eskiden doğu ile batı arasındaki deniz ticareti Akdeniz üzerinden yapılırdı. Ümit Burnu'nun keşfiyle Akdeniz'in Hindistan'a uzanan ticaret yolu üzerindeki önemini yitirmesinin yanı sıra, Batı Hint Adaları'nın ve Amerika kıtasının keşfi Venedik'in eski önemini yitirmesine neden oldu.